Paylaşım ekonomisi: Ev, araç, ofis ortak kullanımlarına alıştık, peki bir adım daha ötesine geçmeye ve çalışanlarınızı paylaşmaya hazır mısınız?
Evet evet doğru okudunuz.
“Yok artık, daha neler!” veya “bizde hayatta olmaz” diyenleri duyar gibiyim. (Pandemi öncesi bu cümleyi kuranların son iki senede neler yaşadıklarına hep beraber şahit olduk)
Bir gözlerinizi kapatıp derin nefes alın. Ardından başlıkta yer alan soruyu bir kez daha sakince okuyup üzerinde biraz düşünün. Siz bunu bir yandan zihninizde düşünün. Gelin ben de neden bu soruyu sorduğumu size hemen açıklayayım.
Airbnb ile başlayan evlerin paylaşımına zaman içinde ofislerin paylaşımı/ortak kullanımı eklendi. Bununla da yetinmedik üzerine bir de scooterdan otomobillere araçların paylaşımı/ortak kullanımı geldi. Şimdi sıkı durun artık sıra çalışanların ortak paylaşımına geldi.
Aslında bu uzun yıllardır küresel anlamda yaygın bir model. Dünya Ekonomik Forumu’nun 2017’de gerçekleştirdiği 10 yıllık perspektifteki 2027 öngörüsüne göre dünya iş gücünün yarısından fazlası freelance modelde çalışacaktı. Pandemi ile 2030 yılı için bu rasyonun %50 seviyelerinden %75–80 seviyelerine yükseleceği düşünülüyor. Gig ekonomisini de içeren freelance çalışma modelleri, bağımsız danışmanlar, eğitmenler, profesyonelleri de kapsıyor. Yani şimdi artık kurumsal hayatta beyaz yakalılar dünyasına da sirayet etmeye başlıyor. Hatta Avrupa ve Amerikada çoktan başladı pandemide de müthiş bir ivme kazandı. Amerika’da %36 seviyesine Avrupa’da ülkeler bazında değişmekle birlikle %14–20 seviyelerinde seyrediyor. Yani Amerika’da her 3 kişiden 1’i, Avrupa’da kabaca her 5 kişiden 1’i anlamına geliyor. Bu rakamların içinde gelirlerinin tamamını freelance modelde çalışarak kazananlar da var. Ayrıca mevcut işte çalışmaya devam edip ek iş olarak freelance modelde çalışanlar da yer alıyor.
Paylaşım Ekonomisi Tanımı, Tarihi Faydası
İşte tam bu noktada size bir iyi bir de kötü haberim var. Önce kötü ile başlayalım. Siz işverenler ve yöneticiler olarak onları başka şirketlerle paylaşmaya hazır olsanız da olmasanız da onlar çoktan hazır. Aslında bu yazıyı okuyanlardan bazıları hali hazırda çalışanlarını paylaşıyor bile, sadece farkında değiller/ haberleri yok.
İyi habere geldik. Çalışanların paylaşılması başta sarsıcı ve kabul edilemez gibi gelebilir. Fakat perspektifi biraz değiştirdiğimizde, diğer taraftan paylaşılan çalışanlarla çalışma imkanı anlamına geldiğini de görebiliriz.
Bu ne demek?
Bu esneklik demek. İhtiyaç duydukça ihtiyaç duyulan bilgi beceri ve donanıma sahip insanlarla istediğiniz süre boyunca çalışabilmek demek.
Bu çalışma modelinde çalışan biri olduğundan, paylaşılan bu kişi kendini sürekli geliştirir. Dış göz taze bir bakışla size ve şirketinize yenilik ve verimlilik katabilecek biri anlamına geliyor. Bu da bu gözle bakmaya başladığınızda her iki taraf için de dünyaların nasıl değişeceğini fark etmeye de başlayacağınızdan eminim. Çünkü yurt dışı araştırma sonuçları da uygulamalar da rakamlar da bu modellerin hızla yayıldığını ve faydası görülmeye devam ettikçe daha da ivme kazanarak yayılmaya devam ettiğini gösteriyor.
Türkiye’de halen freelancer olarak çalışanlara ilişkin algı farklı. Fakat yeni nesil yeteneklere sahip, donanımlı, bilgi birikimli ve uzmanlığına güvenen bağımsız çalışanların sayısı artmakta. Hayat sorgulamaları ve yaşam şekilleri ile bir tercih ile arttıkça bu algı da her geçen gün değişmeye başlıyor.
İster yönetici olun ister çalışan, ekiplerinize veya aranıza bu modelde çalışanları katmaya başlayın. Ardından çeşitliliğin getirdiği zenginlikten beslenmenin, sabit maliyetleri artırmadan en iyilerle çalışmanın, verimliliğin ve esnekliğin tadına sizler de varmaya başlayacaksınız. Kim bilir belki de bazılarımız için geleceğe hazırlanmada farklı bir kariyer yolu, veya b planı olarak da farklı aydınlanmalar yaşatabilir bu yazı. Paylaşım ekonomisinde paylaşımın insanlara /çalışanlara geldiğinin farkına varalım kafi. Bu konuda Şirketlerimizdeki operasyonel yapıları, liderlik beceri ve yetkinliklerini ve kültürümüzü nasıl geliştirip dönüştüreceğiz üzerine düşünmeye başlamak için doğru zaman: hemen şimdi.